Trafikte saygı ve otoparklar
Artan nüfusla birlikte, araç sayısında da gözle görülür bir artış yaşandığı muhakkak. Zaten bu durum, ilçemizdeki otopark olarak kullanılan yerlerin yoğunluğundan da anlaşılıyor. Fakat araç sayısının fazla olması hiç kimseye trafikte saygısızlık yapması hakkını da vermiyor. Bazı araç sürücüleri önceliğin her zaman yayalarda olduğunu unutmuş olacak ki veya kendilerini hiç yaya olmuyorlar ki, bilindik saygısızca davranışlarda bulunabiliyor. Gecenin ilerleyen saatlerinde veya sabah erken saatlerde mahalle aralarında korna çalarak veya müzik son ses gezen kimselere de rastlamak mümkün olabiliyor. Hastamı var, yaşlımı var gürültüyü yapan kimsenin umurunda değil. Bazen de misafirlikten ayrılan bazı araç sürücülerinin, aracının kornasını çalarak gecenin geç saatlerinde etrafını rahatsız etme durumu var.
Saygı, insanların birbirlerine karşı olan tutum ve davranışların farkında oldukları, karşılıklı ilişkilerini anlayış çerçevesinde benimsedikleri bir olgudur. Saygı, bir yerde karşımızdaki insanların düşüncelerine, değerlerine önem vermek ve yaşam hakkına riayet etmektir. Saygı empati kurarak, ‘bana yapılsa ne düşünürdüm’ diye hareket edebilmektir. Saygı kavramı yaşantımızın her bölümünde yer bulmaktadır. Evde aile içindeki fertlerin birbirlerine olan saygısı, iş yerinde belki de bütün günü birlikte geçirdiğimiz çalışma arkadaşlarına olan saygı, trafikte yayalara olan saygı, doğaya ve çevreye, en önemlisi de birlikte yaşamış ve bir parçası olduğumuz topluma karşı saygıdır. Saygı bir kimsenin içinden gelmelidir. Bir kimseye saygılı olması konusunda baskı yapmak, o kimsenin ileride daha saygılı olacağı anlamına da gelmez. Bir müddet saygılı gibi görünür fakat geçen zaman içerisinde, yapmış olduğu saygısızca hareketlerine devam eder.
İster araç kullanan bir kimse olun, isterseniz yaya olun hiç fark etmez nihayetinde bir yerden bir yere giderken ulaşım araçlarını kullanmak durumundasınız. Trafikte araç kullanan bazı duyarsız ve sorumsuz sürücüler, araç kullanırken yol yalnızca ona aitmiş gibi davranarak, hem kendilerini hem de karşıdaki araç sürücülerini veya yayaları tehlikeye atabilmektedirler.
Trafikte sıkça görülen ve bazılarınca neredeyse olağan hale gelen bir davranış biçimi olan durumlardan birisi aracının kornasından elinin ayırmayan kimseler olduğu görülüyor.
Araç kullanırken önündeki arabanın normal süratinde seyretmesinden sabırsızlanıp korna çalanlar veya selektör yapıp önceliği kendisinde gören kişiler, aynı zamanda diğer aracı tehlikeye attığının farkında olmuyor. İnsan hayatı kıymetliyken, hatta kendi canınız dahi söz konusuyken biraz daha duyarlı olmanız gerekmez mi? İnsan önce kendi canını veya aracındaki insanların sorumluluğunu düşünmez mi? Yalnızca kendinizi değil yaşadığınız toplumu da düşünmeniz gerekmez mi?
Artan araç sayısı otopark konusunda yeterli gelmeyebiliyor. Özellikle ilçemizin merkezinde bazı sokakların dar oluşu ve yalnızca tek yönlü araç trafiği olan yerlerde, hatalı yapılan parklar, diğer sürücüleri de zor durumda bırakabiliyor. Birde bunun yanında yalnızca kendi işi görülsün deyip aracını olmadık bir şekilde bırakanlarda bulunabiliyor. Aracını olur olmaz yerlere park edenler, kendileri bu konuda mağduriyet yaşasalar acaba ne düşünülerdi.
Saygı bekliyorsak, bizlerde karşımızdaki insana saygı duymalıyız.
YAZARIN DİĞER YAZILARI
- Önemli değerler ve anlayış kavramı… 18 Haziran 2025 Çarşamba
- KOSKEM’in önemli görevi… 17 Haziran 2025 Salı
- Sahillerin doğal güzelliği… 16 Haziran 2025 Pazartesi
- Su tasarrufunda farkındalık 15 Haziran 2025 Pazar
- Ulaşım çalışmaları ve sağladığı katkı 12 Haziran 2025 Perşembe
- Duyarlı davranışlar sergilemek… 11 Haziran 2025 Çarşamba
- Sıcak havalar ve çevre temizliği… 10 Haziran 2025 Salı
- Bayramın ardından… 09 Haziran 2025 Pazartesi
- Bayramınız kutlu olsun… 05 Haziran 2025 Perşembe
- Ormanların önemi ve daha yeşil çevre… 04 Haziran 2025 Çarşamba