Sorumluluk ve güven duygusu

18 Şubat 2022 15:55

Ailenin temel taşlarından birisi karşılıklı gösterilen sevgi ve birbirine karşı duyulan saygıdır. Anne ve babalar, çocuklarının özgüvenli, sorumluluk sahibi ve yaşamış olduğu topluma duyarlı bireyler olmasını ister ve bu amaçla çocuklarına yol gösterici olmaya çalışır. Çocuklara küçük yaşlardan itibaren vermiş olduğumuz öğretici değerler, onların gelecek hayatlarında rehber ve yol gösterici olacaktır. Arkadaş ve aile sohbetlerimizde, çocukluk anılarımızdan bahsederken, o günleri tebessüm ile anarız. Çünkü bizim çocukluğumuz ile şimdiki çocukların olduğu yıllar arasında teknolojik olarak büyük farklılıklar bulunduğu da bir gerçek.
Örneğin; eskiden özellikle ders konusunda bir konuya ulaşmak istendiğinde, evlerimizde kitaplıklarda bulunan ansiklopediler en büyük yardımcılar olurdu. Kitaplar arasında birçok konuyu araştırmak, yeni bilgiler öğrenmek için kullanılan ansiklopedilerin yerini şimdilerde gelişen teknoloji ile birlikte bilgisayarlar, tabletler ve cep telefonları almış görünüyor. Her ne kadar teknoloji ile birlikte bilgiye ulaşmak daha kolay olsa da, kitap okumanın ve kitabın kokusunu hissetmenin de başka bir duygu olduğunu ifade etmek istiyorum.
Günümüzde ise aklımıza şu soru gelmiyor değil. Çocuklarımız şimdi çocukluğunu yaşayabiliyorlar mı? Yoksa teknolojik aletlerin içerisinde kaybolup gidiyorlar mı? Öyle ya, bizim çocukluğumuzda bilgisayar, cep telefonu ve tabletlerden söz etmek mümkün değildi. Şimdi ise hemen her çocukta bulunan bu teknolojik aletler, çocukların en iyi arkadaşlarından birisi olarak görülebiliyor.
Çocuklarımızın çocukluklarını yaşayabilmeleri için onlarla iyi bir iletişim kurmalı, en yakın arkadaşlarının teknolojik aletler olmadığı bilincini onlara yerleştirebilmeliyiz. Çocuklarımızın ellerinden cep telefonlarını düşürmediğinden dert yanıyorsak, önce yaşça büyükler bu konuda iyi birer örnek olabilmelidir. Çocuklarla birlikte daha fazla zaman geçirildiğinde çocuklar, teknolojik aletlerle daha az zaman geçirecek bu ise aile bağlarının daha güçlü olmasında etken olacaktır.
Hayatımızda maddiyatın değil, maneviyatın da değerli olduğunu çocuklara öğretebilmeliyiz. Çocukları destekleyip, onlara güven duyduğumuzda, yeri geldiğinde anne-baba, yeri geldiğinde arkadaş olduğumuzda, çocuklarımızın da kendine olan güven duygusunun geliştiği görülecektir. Çocuklarla birlikte birçok şeyi paylaşmanın, kendilerine olan güven duygusunun gelişmesinde önemli katkı sağlayacağını düşünüyorum. Sağlıklı ve iyi bir iletişimin olduğu ailede, çocukların kendilerine olan güvenleri artar, daha fazla sorumluluk üstlenmeye başlarlar.
Çocukları küçük yaşlardan itibaren sanata ve sanatsal etkinliklere yönlendirebilmeliyiz. Bu yönüyle çocuklarımızın sanatla uğraşması ve ilgilendiği sanat dalına bağlı olarak eserler ortaya çıkarması, kendisine duymuş olduğu özgüvenin de artmasına katkıda bulunacaktır.Bir sanat eseri ile insanlar duygu ve düşüncelerini diğer insanlara daha kolaylıkla aktarabilmektedir. Boş zamanlarını bazen internet başında, bazen de tablet veya cep telefonlarıyla geçiren çocukların, sanata ilgi duymasının onların gelişimlerine büyük katkı sağlayacağını düşünüyorum.
Çocuklara bulunmuş olduğu yaşına göre sorumluluklar verebiliriz. Çocuklara sorumluluk vermekteki amaç, çocuğun hayatındaki diğer kişilerin isteklerini yerine getirmesinden ziyade öncelikle kendi ihtiyaçlarını karşılayabilmesi ve yaşına göre yapabileceği bazı şeylerin olduğunu onlara aktarmak olmalıdır.

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazarın tüm yazıları
X