Sorumluluk bilinci sergilenmeli

16 Ocak 2020 16:15

Bazı insanlar, çevresinde meydana gelen olaylara tepkisiz kalarak, toplumda belirlenen kurallara uymaz ve adeta vurdumduymazlık örneği gösterir. Bu gibi kimseler için kendi düşüncesinden başka doğru bir düşünce ve kendi yapmış oldukları davranışlardan başka doğru davranış yoktur. Sorumluluk bilinci taşımayan kimseler toplumda konulan kurallara riayet etmediği gibi kendi bildiğini okumaya devam ederler.

Başkasının fikirlerini önemseyen ve yapmış oldukları davranışlarla toplumda da tepki çekmeyi alışkanlık getirenler, umursamaz davranışlar sergilerler. Öyle ki hiçbir şeyi umursamaz, yaptıkları davranışların sonunun ne olacağını da düşünmezler. Bu insanlar hayatta yaşadığı olaylardan veya karşılaştıkları durumlardan ders çıkarmayı da düşünmezler.

Vurdumduymazlık  ve saygısızlık konusunda öne çıkanlardan bir tanesi deengelli yollarına araçlarına park edip, engelli vatandaşları ulaşım hakkını engelleyenlerin yapmış oldukları davranışlar. Bu ise saygısızlıktan başka bir şey olmasa gerek. Üstelik bu görüntülere ilçemizde rastlamak mümkün olabiliyor. Bir başka konu ise ilçemizin temiz kalması gelecek nesillere daha sağlıklı bir çevre bırakmak için çalışmalar yapılırken, çöplerini gelişigüzel zamanlarda sokak ve cadde köşelerine bırakarak insanların sağlığını hiçe sayanlara da denk gelebiliyoruz. Aslında, toplumda kabul görmeyen davranışları çoğaltmak mümkün. Fakat bu şekilde davranan vurdumduymaz ve çevresine karşı saygısı olmayan kimselerin düşünmeleri gereken bir şey var ki o da bu toplumda yalnız yaşamadıklarıdır.

Dostluk ve arkadaşlık

Arkadaşlık da, dostlukta insanların hayatında önemli bir yer tutmaktadır. Hepimizin bir arkadaş çevresi mutlaka vardır. Belkide sayıları azımsanamayacak kadar fazladır. Arkadaş bulmak kolay olabildiği gibi gerçek dost bulmakta bir o kadar zordur.

Hayatımızda birçok insanla tanışıp arkadaş olmuşuzdur. Ama bazılar vardır ki, bizlerde güzel izlenimler ve gerçek dostluklar bırakmıştır. Bazı insanların küçük yaşlardan gelen ve halen unutamadıkları ve devam eden dostları vardır. Uzun yıllardır devam eden arkadaşlıklar bir süre sonra yerini dostluğa bırakmıştır.Gerçek dost yalnızca iyi günlerimizde değil, kötü günlerimizde de yanımızda olandır. Dostumuz, bizlere gerçekleri ve doğruları söyleyerek doğru yola yönelmemizi sağlayan insandır. Gerçek dostlar, herhangi bir şey olmadığında dahi arayıp soran kişilerdir.

Gerçek dostluk, çıkar peşinde olanların kurmuş olduğu bir ilişki değildir. Dostluklarda zamanın önemi yoktur. Başımız sıkıştığında zaman mefhumu gözetmeyen kişidir dostumuz. Dostluklar menfaat üzerine kurulmamalıdır. Zaten menfaat üzerine kurulan dostluklarında çokta fazla uzun sürmeyeceği de görülmektedir.Dostluk bağları kuvvetli olmalıdır. Dostluk, küçük bir rüzgarda sallanan değil, tam tersine fırtınalara, kasırgalara karşı koyabilen ve dimdik ayakta durabilen bir olgudur. Gerçek dostlar karşısındaki kişinin hatasını ve kusurunu arayan değil, dostunun iyiliğini düşünen insandır.

Gerçek dost arkadan konuşan değil, iyiyi de, kötüyü de yüzüne açık yüreklilikle söyleyen insandır. Gerçek dostluklar, yalanlar ve sahte davranışlarla kurulmaz ve devam edemez. 

Yalnızca sözlerle değil, sergilemiş olduğumuz tutum ve yapmış olduğumuz davranışlarla, dostluğumuzu gerçek dostlarımıza gösterebilmeliyiz. Çünkü dostluklar kolay kurulamadığı gibi kolay kolay da bozulmaması gerekiyor.

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazarın tüm yazıları
X