Sanata sahip çıkılmalı
Sanat, bir duyguyu yaşayan insanın, o duyguyu başkalarına aktarma olayı olarak tanımlanabilir. Diğer bir deyişle güzellik karşısında duyulan heyecan ve hayranlığı uyandırmak için insanın kullandığı yaratıcılıktır. Sanat, yalnızca bir el becerisi değil, aynı zamanda sanatçının ifade ettiği duyguları başkalarına aktarabilmesiyle insan duygularını biçimlendiren, oluşturan ve geliştiren olgudur.
Sanatçının ifade ettiği duyguları başkalarına geçirebilmesiyle insan duygularını biçimlendiren, oluşturan ve geliştirendir sanat. Sanat, toplumların gelişimine de önemli katkılar sunmaktadır. Sanat aynı zamanda toplumda yaşayan insanların bir araya gelmesinde de önemli bir yer tutmaktadır.
İlçemizde dönem içerisinde çeşitli sanatsal etkinlikler yapılmaktadır. Gölcük’te sanata yönelik çalışmalar gerçekleştiren kuruluşlar ve dernekler, yine ilçemizde düzenlenen gerek ulusal, gerekse uluslararası sempozyumlar, çalıştaylar, hatta okullarda okuyan öğrencilerin sanatsal çalışmaları, sanatın toplumun geneline tanıtılması ve yaşatılması adına büyük katkı sunmaktadır. Sanatsal bir yapıyı ortaya çıkarmak o kadar basit olmadığı gibi, ortaya çıkan eserlere de, gereken özeni göstermeli ve gelecek nesillerimize de aktarabilmeliyiz.
Değirmendere’de her yıl düzenlenen, ulusal ve uluslararası sanatçıların katıldığı ve beldeye büyük renk katmakla birlikte, ilçemizin tanıtımında da önemli rol üstlendiğini düşündüğüm Uluslararası Zühtü Müridoğlu Ahşap Heykel Sempozyumu sonunda birbirinden ilginç ve güzel eserler ortaya çıkmaktadır. Sanatçıların büyük emek vererek ve zamanlarını geçirerek ortaya çıkardıkları eserler, Değirmendere Çınarlık Meydanı’nda bulunan parkta sergilenmektedir.
Gerek ilçemizde yaşayan vatandaşların, gerekse beldeye konuk olanların büyük dikkatini ve ilgisini çeken ahşap heykellere gereken önem ve özen bazı kimseler tarafından gösterilmiyor. Geçtiğimiz günlerde ahşap heykellerin sergilendiği alanda bulunan bir heykelin kolunun kırılması, vatandaşların büyük tepkisini çekmişti. Duyarlı vatandaşlar, bu kötü manzaranın sanata ve sanatçıya yapılan en büyük haksızlıklardan biri olduğu konusunda hemfikir olmuş, sanatsal esere zarar verilmesine anlam verememişti. Öyle değil mi? Sahili renklendiren, büyük küçük herkesin beğendiği ve büyük emekle ortaya çıkan sanat eserine zarar verilmesi akıl alır gibi değil.
Ancak görülüyor ki, zarar verilen ahşap heykel yalnızca kolu kırılan heykel değil. İlçemizde D-130 Karayolu’nda bulunan altgeçitlerde sıkça karşılaştığımız duvar yazılarının bir benzerine Değirmendere’deki ahşap heykellerin sergilendiği yerdede maalesef rastlanıyor. Alanda bulunan diğer heykellerden bazılarına da çeşitli şekillerde zarar veriliyor. Sanata ve sanatçıya saygısı olmayan kimseler, ahşap heykellerin üzerini karalayarak, çeşitli yazılar yazarak zarar veriyorlar. Aslında bu şekilde davranan kimseler, yalnızca orada bulunan ahşap heykellere değil, beldenin sembollerine, turizme, sanata ve topluma saygısızlık yaptığının da farkında değiller. Alanda bulunan ahşap heykeller, kimsenin yazboz tahtası da değildir. Topluma sunulan sanatsal eserlere, kimsenin de zarar vermeye hakkı olmamalı.
YAZARIN DİĞER YAZILARI
- Proje, büyük katkı sağlayacak 18 Mayıs 2025 Pazar
- Empati ile farkındalık oluşmalı 15 Mayıs 2025 Perşembe
- Bilmemekten olmasa gerek… 14 Mayıs 2025 Çarşamba
- Trafikte saygı ve duyarlılık… 13 Mayıs 2025 Salı
- Sahillerde balık tutkusu artıyor 12 Mayıs 2025 Pazartesi
- Engeller saygı ve duyarlılıkla aşılmalı… 11 Mayıs 2025 Pazar
- Annelerin hakkı ödenmez 08 Mayıs 2025 Perşembe
- Önyargılı olmadan dinleyebilmek… 07 Mayıs 2025 Çarşamba
- Sosyal gelişimde sanatın etkisi… 06 Mayıs 2025 Salı
- Değirmendere sahiline yoğun ilgi 05 Mayıs 2025 Pazartesi