Önyargı değil,hoşgörü ile yaklaşmak

31 Mayıs 2021 16:12

Bir kimse hakkında önyargılı davranarak, tahminlere dayalı ve o konu hakkında bilinmeden söylenen sözler karşıdaki insanları kırabilir, incitebilir ve geri dönüşü olmayan hatalara sürükleyebilir. Günlük yaşantının içinde bazı insanlar karşılaşmış oldukları birtakım olaylar karşısında, iyice anlayıp dinlemeden önceden yorumda bulunur veya karşısındaki kimseler hakkında erkenden önyargıya varır. Herhangi bir olayı anlayıp dinlemeden varılan önyargılar ise yine o kişinin başkaları hakkındaki düşüncesi için olumsuz etki yaratmasına neden olur.

 Konuşma yeteneği insanları diğer canlılardan üstün tutan en büyük özelliklerdendir. Bazı kimseler ise her konuda fikir beyan etmeyi adeta alışkanlık haline getirmiştir. İnsanların birbirleriyle iletişimi doğal olarak konuşma ile olmaktadır. İnsanlar konuşarak kendini ifade edebilir ve konuşma insanların kişiliği üzerinde de etken olmaktadır. Fakat yalnızca konuşmak, boş konuşmak anlamına da gelmemelidir.Herhangi bir konuda bilgi sahibi olmadan yapılan konuşmalar, o kişilerin karşısındaki insanlara aslında bir şey bilmediği izlenimini yaratır. Bazı durumlarda bilip bilmediğimiz her şey hakkında yorumda bulunduğumuz da oluyordur. Fakat bunu alışkanlık haline getirenler, her konuda çok bilmişliği alışkanlık haline getirmişlerdir. Bu şekilde davranış sergileyen kimseler, bilgi veya fikir üretmek yerine sadece laf üretebiliyor, ama farkında olmuyor.

 Bazı kimseler ise yorum yapmaya çok meraklıdır. Öyle ki, bilmedikleri bir şey neredeyse yok gibidir. Bu şekilde davranan kimseler için yorumda bulunmak en çok sevdiği şeylerdendir. Önemli olan o kimselerin o konu hakkında ne kadar bilgisinin olduğu değildir, onlar için önemli olan yorumda bulunmaktır. Oysa bir konu hakkında sağlıklı olarak yorumda bulunabilmek için, yeterince bilgi sahibi olmak önemlidir.

 Bazı kimseler ise her konuda fikir beyan eder. Toplumda bu şekilde davranan bazı kimseler her konuda bilgi sahibi olduğunu zannedip büyük bir yanılgıya düşebilirler. Bu şekilde yanlış davranışlar sergileyen kimseler konuşulan konulardan bir iki kelime duyup hemen başlar kendince doğru bildiklerini anlatmaya. İyi bir konuşmacı olmak kadar iyi bir dinleyici olmakta önemlidir.

 Bu tür davranışlarda bulunan kimseler, kendisini topluma kabul ettirme, kendi fikirlerinin önemsenmesi ve kendisinin saygı görmesi gibi yanlış algılar içinde bulunabilir. Önemli olan çok konuşmak değil, bildiğimiz doğruları karşımızdakine aktarabilmektir. Bazı durumlarda karşımızdaki kimseler, bir anda ağzımızdan çıkıveren bir cümle ile kırabilir. Karşımızdaki insanlara her zaman hoşgörü ve saygıyla yaklaşmalı, çok konuşmak yerine iyi bir dinleyici olmayı bilmeliyiz. İnsanlara önyargı ile değil, anlayarak yaklaşabilmeliyiz.

 Saygılı olmak, insan haklarını önemsemek ve insanlara hoşgörülü olmaktır. Herkese, kendimize davranılmasını istediğimiz gibi davranabilmektir. Saygı insanın kendine ve yaptıklarına karşı gösterdiği değerdir. Saygı içten gelmelidir. Başkaları tarafından bize yapılan saygısızlığa aynı şekilde karşılık vermek, aslında kendimize yaptığımız saygısızlıktır.Hoşgörü kavramı da tıpkı saygı gibi toplumda bireylerin bir arada yaşadığı yerlerde geçerli olan bir kavramdır. Hoşgörü de, saygı gibi edinilmesi gereken bir davranıştır. Hoşgörü bir anlayıştır, kendini bilmektir. Hoşgörü hataları düzeltebilmektir.

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazarın tüm yazıları
X