İyi bir dinleyici olunmalı

13 Şubat 2018 14:06

Bazı insanlar karşılaşmış oldukları olaylar karşısında, iyice anlayıp dinlemeden kesin bir hükme varma gayretindedir. Bu davranış şekli ise önyargı olarak tanımlanmaktadır. Öyle ki, karşısındaki kimsenin söylediklerinin, önyargılı davranan kimseler için bir önemi yoktur. Yalnızca kendi fikirlerinin karşısındaki kimsenin fikirleri ile uyuşmadığını düşünür ve erkenden önyargıya varır. Yani önyargı bir yerde aslında peşin fikirli olma durumudur.
Herhangi bir olayı anlayıp dinlemeden varılan önyargılar ise yine o kişinin başkaları hakkındaki düşüncesi için olumsuz etki yaratmasına neden olur. Günlük yaşantımızda birçok şey hakkında bilip veya bilmeden yorumda bulunduğumuz zamanlar olmuştur. Ama bazı kimseler konuyu bilmekten öte başkalarından duyduğu birkaç kelime ile adeta o konu hakkında neredeyse kitap yazacak duruma gelirler. Bu kimseler bir iki tecrübeden hemen genel bir hüküm çıkarma yoluna da gidebilirler.
Bir kimse hakkında önyargılı davranarak, tahminlere dayalı  ve o konu hakkında bilmediğimiz halde söylemiş olduğumuz sözler karşımızdaki insanları kırabilir, incitebilir. Bazı kimseler ise insanların fikirlerinden çok dış görünümüne veya giyimine bakarak o kimse hakkında düşüncede bulunur. Bu da bir önyargı değil midir? Yani karşımızdaki kimsenin bilgi ve tecrübesiyle değilde dış görünümüyle o kimse hakkında bir tahminde bulunmak, önyargılı olmanın başka bir şeklidir.
Bazı kimseler ise yorumda bulunmaya çok meraklıdır. Öyle ki, bilmedikleri bir şey neredeyse yok gibidir. Bu şekilde davranan kimseler için yorumda bulunmak en çok sevdiği şeylerdendir. O kimselerin o konu hakkında ne kadar bilgisinin olduğu değildir, onlar için önemli olan yorumda bulunmaktır. Oysa bir konu hakkında sağlıklı olarak yorumda bulunabilmek için, yeterince bilgi sahibi olmak daha doğru değil midir?
Aynı şekilde bazı insanlar ağzından çıkan kelimelerin neler olduğuna dikkat etmez. Bir anda söylenen kelimelerin de ileride geri dönüşü olmayan veya telafisi bulunmayan durumlara yol açacağını da bilmeliyiz. Bazı kimseler her konuda yorumda bulunup, önyargıda bulunabilirken, o konu hakkında ne kadar bilgisinin olduğunu düşünemez. Bu gibi kimseler için bir konu hakkında bilgi sahibi olması hiçte önemli değildir. Önemli olanın yorumda bulunmak olduğunu zanneden kimseler, aslında yanıldıklarının farkında da değildir.
Bazı kimseler ise her konuda fikir beyan eder. Toplumda bu şekilde davranan kimseler her konuda bilgi sahibi olduğunu zannedip büyük bir yanılgıya düşebilirler. Bu şekilde yanlış davranışlar sergileyen kimseler konuşulan konulardan bir iki kelime duyup hemen başlar kendince doğru bildiklerini anlatmaya. İyi bir konuşmacı olmak kadar iyi bir dinleyici olmakta önemlidir. Karşımızdaki insanlara her zaman hoşgörü ve saygıyla yaklaşmalı, çok konuşmak yerine iyi bir dinleyici olmayı bilmeliyiz. İnsanlara önyargı ile değil, anlayarak yaklaşabilmeliyiz. Çok konuşmak yerine, ne konuştuğumuzu bilmeliyiz. Hani derler ya; önce dinle, sonra konuş.

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazarın tüm yazıları
X