Empati olunca saygı da artar

10 Mayıs 2022 15:20

İlçemizde 17 Ağustos Depremi sonrasında ilçemizde yeni yapılan binaların ilçemizin üst kesimlerine yapılması, adeta ikinci bir Gölcük’ü meydana getirdi. Kalıcı konutların da yukarı kesimlere yapılması, Gölcük’te yeni bir yerleşim alanı oluşturdu.Şehirlerde artan nüfusla birlikte, insanların toplu olarak yaşadıkları bina sayısında da artış meydana gelmiş, özellikle büyük şehirlerde çok katlı yüksek binalar ve oluşturdukları siteler, adeta bir mahalle görünümüne benzemektedir. Yeni yerleşim alanlarında vatandaşlara yönelik olarak yapılan sağlık yatırımları, sosyal donatı alanlarının yapılması, vatandaşların hizmete sunulan parklar, genç kesime yönelik olarak spor sahalarının yapılması, ilçemizin üst kesimlerine de canlılık getirdi.

Deprem sonrasında binalar daha az katlı yapılmış olsada, çok katlı binalarda oturan vatandaşlar, apartman dairelerinde oturmuş olmanın gerektirdiği bazı kurallara da uymak durumunda bulunmaktadır. Toplu olarak yaşanılan yerlerde konulan veya belirlenen kurallar, yalnızca bir kişi için değil, binada yaşayan herkesi ilgilendirmektedir. Günümüzde önceki yıllarda olan komşuluk ilişkileri daha az olsa da yinede karşılıklı anlayış ve saygının hiçbir zaman değişmemesi gerekiyor. Zaten ikili ilişkilerde en önemli şey karşılıklı duyulan saygı değilmidir? İnsanların empati yapması, anlayış ve hoşgörü çerçevesinde davranması ve aynı şekilde karşılık beklemesi de kişilerin en doğal hakkıdır. Ortak olarak yaşamış olduğumuz binalarda dikkat edilmesi gereken en önemli hususun, saygı olduğunu düşünüyorum. Zaten saygı çerçevesinde olan komşuluk ilişkilerinde bir sorunda olmayacaktır.  

Çok katlı binalarda ise gürültü seviyesine dikkat etmek gerektiği kanaatindeyim. Bir kimsenin bir başkasını özellikle belirli bir saatten sonra gürültü yaparak rahatsız etmeye hakkı olmamalı. Bazı kimseler bu konuda gereken duyarlılığı ve komşularına olan saygıyı hiçe sayarak, istediği saatte istediği gibi gürültülü davranışlarda bulunabilmektedir. Apartmanda yaşamak aynı zamanda kurallara uymak ve komşuluk hakkına saygı göstermek, birlikte yaşamanın getirdiği sorumluluktur.  

Yine aynı binada oturanların birbirleri ile selamlaşmasının, dayanışmayı da arttıracağı görüşündeyim. Bazı kimseler, belki de her gün karşılaştığı ve aynı binada oturduğunu bildiği halde komşusuna selam vermekten nedendir bilinmez imtina edebiliyor.

İlçemizin merkezindeki bazı yolların ve kaldırımların dar olmasını umursamayan bazı araç sürücüleri, yayalara ait olan kaldırım işgallerinde bulunarak, duyarsızlık örneği sergileyebiliyorlar. Üstelik yalnızca yaya kaldırımını işgal etmekle kalmayıp, engelli rampalarının önlerine araçlarını park edebiliyorlar. Engelliler için kaldırımlara yapılan engelli yollarına gelişigüzel araçlar park ediliyor, vatandaş malzemesini koyuyor, sarı renkli yürüme yolları ise engelli olmanın ne demek olduğunu bilmeyen, kendisinin de bir engelli adayı olduğundan bihaber insanlar tarafından zarar verilebiliyor.  

Toplu olarak bulunulan veya yaşanılan yerlerde insanların uyması gereken birinci kuralın saygı olduğunu unutmadan davranılması ile birlikte birçok sorunun da çözüleceğini düşünüyorum. Saygı kavramının toplumda daha çok yer bulması ve insanların bir başkasına saygıyla yaklaşması için empati yapması yeterli olacaktır. Maalesef günlük yaşantımızda çoğu kez empati yapılmadığından duyarsızlık ortaya çıkabiliyor. Günümüzde bazı insanlar anlatılan veya söylenenleri değil, kendi duymak istediklerine göre hareket ediyor ve karşısındakinden de kendisinin gibi düşünmesini bekliyor veya istiyor.

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazarın tüm yazıları
X