SİYASETİMİZ GİBİ “ BASIN / MEDYA’ DA” AYRIŞTIRILDI..!

Seçim zamanlarında siyasetin ve siyasetçilerin seçim atmosferini ısıtması, tansiyonu yükseltmesi ve taraftarlarını galeyâna getirmeleri normal bir olgudur.

Ancak; Aylardır siyasi parti liderlerinin zaman zaman ortamı ısıtıp germeleri, geçmişte olan olayları eveleyip, geveleyip karşı tarafla ilişkilendirmeleri nedeniyle ortamın gerildiğine hepimiz şâhit olmaktayız.

Seçim zamanı iktidar ile muhalefet partileri arasındaki yarış tam anlamıyla bir horoz dövüşü haline gelir. Kim kimin aleyhinde ne bulursa ortaya döker, yalan yanlış, her şeyi söylemek mubah olur sanki.

Hadi seçim zamanlarındaki çekişmeleri anladık. Ama yılbaşından butarafa açılım,saçılım terâneleri ile gerilen siyasete ne demeli. Bir tarafta AK parti ve genel başkanı  başbakan Erdoğan , diğer tarafta ana muhalefet CHP ve genel başkanı Kılıçdaroğlu, diğer muhalefet partisi MHP ve genel başkanı Bahçeli.

“ Biribirlerine hakârete varan sözler! Galizâne ifâdeler! Belden aşağı vurmalar! Trajikomik söylemler gırala gidiyor! Ne ararsan liderlerin konuşmalarında hepsi fazlasıyla var.”

Örneğin, Başbakan Ana muhalefetİ hep geçmişiyle eleştirir,  Ana muhalefet, başbakanı Diktatörlük ve yalancılıkla suçlar, Diğer muhalefet , başbakanı pkk ile görüşmeler yaptığı için, vatana ihânetle ithâm eder,

Artık bizdeki siyaset parti liderlerinin birbirlerini karalamaları ve böylece taraftar toplamaları üzerine kurgulanmış, ülke insanı  senden benden diye ayrıştırılmıştır.

Sâdece siyaset mi; Doğru ve dürüst, gerçekleri halka tarafsız vermesi gereken basın/ medya’da, kimisi iktidarın borazanlığına soyunmuş! Kimiside muhalefet sözcüsülüğü yapar olmuş.

Siyasetçi arenası böyle olunca, iktidar destekçisi, muhalefet yanlısı basın ve medya da, aynı havayı pompalar oldular.

 Zaman-Yenişafak-Vakit-Sabah-Star-Akşam gazeteleri iktidarın yayın organları gibi çalışıyor, Türkiye-Bugün-Hürriyet-Milliyet de bu yayın organlarının alt çenesi gibi yayın yapmaktadırlar.

Sözcü-Ortadoğu-Yeniçağ-sol ve Cumhuriyet gazeteleri de iktidar karşıtı, muhalefet yanlısı yayınlarıyla göze çarpıyor.

Televizyonlardan TRT kanallarının tümü, Samanyolu, Kanal 7 , Kanal 24 iktidar yanlısı; Show TV, Cnn Türk, Ntv,Atv,Star,Habertürk, nisbeten iktidar destekçiliği yapıyorlar.

HalkTv, Ulusal Kanal, Kanal Başkent, Meltem Tv muhalefet destekçiliği yapar olmuşlardır…

Yukarıda saydığımız yazılı basın ve görsel medya sanki liderlerin alt çenesi konumunda sürekli yayınlarıyla ortamı germekteler. Bu iki sektörün bu güne kadar hiç bu kadar görülmemiş bir tarafgirâne tavır içine girdiğine şâhit olmamıştık.

Medyanın bu tavrı ( basın hürdür,özgürdür,sansür konulamaz ) Basın İlkeleriyle bağdaştırılabilirmi? Basın ve medyadaki bu tarafgirlik, yandaşlık milleti haksız istikâmetlere doğru maniple edebilir,parti taraftarlarını kinleştirmeye doğru sürükler! Oysa basın ve medyanın görevi, tarafsız davranmak, iktidar ve muhalefete yayınlarında yorumsuz  yer vermek, her partiye eşit mesâfede durmaktır. “ Basın hürdür, tarafsızdır” ın anlamı da bence budur.

Bugün görüyoruz ki nerede o anlayış, nerede o tarafsızlık! Basın- medya, iktidar- muhalefet gibi zıt kutuplara ayrılmış her iki taraf için de “ besleme yalaka-yağcı” yaftası yakıştırması yapılmıştır.

İktidar partisinin yaptıklarını görmek veya görmemezlikten gelmek, muhalefetin eleştirilerini yayınlamak veya yayınlamamak kimin veya kimlerin işine gelmektedir. Basın ve medya milleti sosyal ve ekonomik açıdan refaha yükseltenleri yayınladıkları gibi, perişan edenleri de cesâretle eleştirebilmelidir.

           Bugün  yine görmekteyiz ki, iktidarın yaptığı yanlışları bile allayıp, pullayıp, yaldızlayıp (çıkarları olduğu için) doğru gibi haber yapan basın ve medya var.

ÖZETLERSEK :

           Ben diyorum ki; yanlı, taraflı basın ve medya kuruluşları her olayda aldatmacalarla , şişirme haberlerle, halkı aldatmaya son vermelidirler!

           Milletin müşterek sesi olmalıdırlar! Memleket, millet hayrına yapılanları göstermeli, yalan, talana, yandaşlarına milletin imkanlarını tevzi edenleri deşifre edebilme cesaretini gösterebilmelidirler.

Yoksa, Basın hürdür diyeceksin... sonra da çıkarların olduğu tarafa payanda direği olacaksın...Türk basın ve medyasına bu yakışır mı..?

Sağlıkla Kalın.

Yazarın tüm yazıları