Su tasarrufu unutulmamalı…
Günlük yaşantımızın hemen her alanında kullandığımız suyu, tüketim aşamasında dikkatli davranmak durumundayız. Dikkatsiz bir şekilde kullandığımız suyun, canlılar için ne kadar önemli olduğunun da farkına varabilmeliyiz. Hayatımızın her alanında kullanmış olduğumuz su konusunda gereken tasarrufta bulunabilmeliyiz.
Susuz bir hayatın var olabilmesi mümkün değildir. Yaşamış olduğumuz Dünyadaki yaşamın varlığı suya bağlıdır. Canlıların yaşaması için hayati öneme sahip bulunan su, doğada bulunan bütün canlılar için yaşam kaynağıdır. Dünyamızın yüzde 70′ini kaplayan su, vücudumuzun da önemli bir kısmını oluşturmaktadır. Dünya üzerinde nüfusun artması ile birlikte, su ihtiyacı da her geçen gün artmaktadır.
Suyun sağlık açısından birçok faydası bulunduğu gibi çevre için de büyük katkılar sağladığını unutmamak gerekiyor. Çevre temizliği ve doğaya karşı sorumluluklarımız olduğu bilinciyle, gereken özeni gösterebilmeliyiz. Su tasarrufu konusunda büyükler çocuklara örnek olabilmeli, suyun önemini iyi anlatabilmelidir.
Diş fırçalama esnasında dahi, suyun boş yere akması, önemli rakamlara tekabül edebilmektedir. Ev ve işyerlerinde alınacak küçük önlemlerle, su tüketimini azaltmak mümkün olmaktadır.
Tasarruf, günümüzde her alanda geçerli olan bir kavram olarak görülüyor. Tasarruf yaparken; ev veya işyeri bütçesine katkı yapar, kaynak tüketimini azaltır doğaya katkı sağlamış oluruz. Tasarrufla, ülke ekonomisine katkı yaparız. Tasarruf, aynı zamanda günlük yaşantımızda kullanmış olduğumuz ve hayatımızı kolaylaştıran malzemeleri tüketirken çevreci olmaktır.
Unutmamak gerekir ki, insanların ihtiyaçlarının sınırı olmayabilir fakat ihtiyaçlarımızı karşılayan kaynaklar ise sınırlı olabiliyor. Gereksiz yere akan her damla su aynı zamanda aile ekonomisini de etkilemektedir. Yaşam kaynağı olan suyun önemini unutmadan, su tüketiminde daha da duyarlı ve dikkatli olunabilmeli.
Hoşgörü ile yaklaşmak…
Bazı kimseler, yalnız kendi düşünce ve davranışlarının doğru olduğunu zannedip, karşı tarafa da, düşüncesinde ne denli doğru olduğunu kabul ettirmeye çalışır. Oysa herkesin fikrine saygı duymak, karşımızdakini anlamak bir erdemdir. Hoşgörülü bireyler, karşısındakinin açığını aramak yerine, o kimselerin yapmış oldukları davranışları olgunlukla karşılayabilen kimselerdir. Zaten bir kimse karşısındaki kimsenin eksik yönlerini arıyorsa, o kimseden de uzak durmak gerekir.
Hoşgörü kavramına en çok ihtiyaç duyulan alanlardan birisi trafikte olmaktadır. Trafikte ister karşısındaki sürücüye, isterse yayalara karşı hoşgörülü tutum sergilemeyen, aceleci ve sabırsız davranan kimseler, aslında o kimseler için emniyetsiz durumların oluşmasına neden olduğunun da maalesef farkında olamayabiliyorlar.
Hoşgörülü olmak veya davranmak, bir olgunluk ve erdem olsa da, günlük yaşantımızda karşılaştığımız bazı durumlar, insanların birbirlerine yeterince hoşgörü ile yaklaşmadıklarını, hatta kendince doğrularını karşı tarafa kabul ettirme içinde olduğunu da göstermektedir. Karşılıklı anlayış ve hoşgörünün, birçok sorunun anahtarı olduğunu aklımızdan çıkarmamalı, olaylara empati ile bakabilmeliyiz. İnsanların bir başkasının düşüncesine önem vermesi, tutum ve davranışlarında empati kurması, beklenen değerlerin başında gelmektedir.
YAZARIN DİĞER YAZILARI
- Kültürlerin tanıtılması… 11 Eylül 2024 Çarşamba
- Araç yoğunluğu artış gösterdi… 10 Eylül 2024 Salı
- Okuma alışkanlığı olabilmeli… 09 Eylül 2024 Pazartesi
- Eğitim-öğretim dönemi başlarken… 08 Eylül 2024 Pazar
- Hastane büyük katkı sunacak 06 Eylül 2024 Cuma
- Otopark alanlarında duyarlılık… 05 Eylül 2024 Perşembe
- Çalışmalar toplum için yapılıyor 04 Eylül 2024 Çarşamba
- Köprülü kavşakların ulaşıma katkısı… 03 Eylül 2024 Salı
- Festivalde renkli görüntüler… 02 Eylül 2024 Pazartesi
- Balık sezonu başladı 01 Eylül 2024 Pazar