Olumlu yönden bakabilmek…

06 Şubat 2022 16:05
Olumlu yönden bakabilmek…

Bir kimsenin başka bir kimseden saygı beklemek hakkı olduğu gibi kendisinin de aynı şekilde saygı kuralları içerisinde davranması, olaylar karşısında hoşgörülü olması dostluk ve arkadaşlık ilişkilerinde sıkı bağların oluşmasında büyük etkendir. Hoşgörü, bir kimsenin karşısındaki kimse ile aynı fikirde olmasa bile, başkalarının düşüncelerinden rahatsız olmama, anlayışla karşılayarak, hoş görme durumu olarak tarif edilebilir. Hoşgörü kısaca, karşısındaki kimsenin fikirlerine saygı duymadır. Bir diğer deyişle insanları anlamaya çalışmak hoşgörülü olmaktır. 

Eskiden insanların birbirleriyle karşılıklı olan ilişkilerinde en çok kullanmış oldukları hoşgörü ve sabır olgularına, günümüzde ne kadar denk gelebiliyoruz düşünmek gerekiyor. Hoşgörülü olmak için en önemli kavram ise empati yapmaktır. Çünkü empati, birçok sorunu daha başlamadan bitirmek için büyük rol oynamaktadır. Elbette bir kimsenin toplumda kabul edilemeyecek tavır ve davranışlarını doğal karşılamak hoşgörülü olmak demek değildir fakat hoşgörü, insanları anlamaya çalışmak, birazda olaylara pozitif yönden bakabilmektir. 

Bazı kimseler, yalnız kendi düşünce ve davranışlarının doğru olduğunu zannedip, karşı tarafa da, düşüncesinde ne denli doğru olduğunu kabul ettirmeye çalışır. Oysa, herkesin fikrine saygı duymak, karşımızdakini anlamakta bir erdemdir. Hoşgörülü bireyler, karşısındakinin açığını aramak yerine, o kimselerin yapmış oldukları davranışları olgunlukla karşılayabilen kimselerdir. 

Hoşgörülü olmak veya davranmak, bir olgunluk ve erdem olsa da, günlük yaşantımızda karşılaştığımız bazı durumlar, insanların birbirlerine yeterince hoşgörü ile yaklaşmadıklarını, hatta kendince doğrularını karşı tarafa kabul ettirme içinde olduğunu da göstermektedir. Hoşgörü ve anlayış kavramına en çok ihtiyaç duyulan alanlardan birisi trafikte olmaktadır. Trafikte ister karşısındaki sürücüye, isterse yayalara karşı hoşgörülü tutum sergilemeyen, aceleci ve sabırsız davranan kimseler, aslında o kimseler için emniyetsiz durumların oluşmasına neden olduğunun da maalesef farkında olmuyorlar.   

Aslında hoşgörü ve sabır kelimesi birbirinden ayrılmayan iki davranış şeklidir. Yani bir kimsenin istemeden yapmış olduğu hatalı davranışı hoş görmek ve aynı ölçüde sabır göstermek, o kimsenin aslında öncelikle kendisine gösterdiği saygıdır. Bazı kimselerin gün içerinde karşılaşmış oldukları ve özellikle trafikte sergilemiş oldukları sabırsız davranış ve hareketler, bir başkası için hoş karşılanmayan davranışlardır. Sabır insanların, zorluklar ve sıkıntılar karşısında metanetli olması ve dayanabilmesine denir. Sabırlı insanlar sakin olup her şeye hemen sinirlenmezler, bu nedenle daha sonradan pişman olacağı şeyleri söyleyip insanların kalbini kırmazlar. 

Bu yalnızca trafikte değil, gün içerisinde bulunduğumuz her yerde geçerli olmaktadır. Toplu ulaşım araçlarında, alışverişte, çarşıda, pazarda  kısaca her yerde insanlara karşı hoşgörü ile yaklaşmalı, karşılıklı saygının toplumda en önemli olgulardan olduğunu unutmamalıyız.  

Karşılıklı anlayış ve hoşgörünün, birçok sorunun anahtarı olduğunu aklımızdan çıkarmamalı, olaylara birazda empati ile bakabilmeliyiz. O zaman sorunların başlamadan biteceğini de görebilmek mümkün olacaktır. İnsanlar arasındaki iyi bir ilişkinin temeli sağlam bir iletişimle başlamaktadır. İyi iletişim kurabilen kimseler, gerek kendini ifade etmekte, gerekse karşı tarafın söylediklerini daha iyi anlayabilmektedir.

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazarın tüm yazıları
X