Komşuluk, dayanışma ve yardımlaşmadır…
İnsanlar, son yıllarda artan yapılaşma ve buna bağlı olarak çok katlı binaların yapılmasıyla birlikte, daha fazla sayıda ailelerin bir arada ikamet ettiği yerleşim yerlerinde oturmaktadır. Toplu olarak yaşadığımız ve zamanımızın büyük bir kısmını geçirdiğimiz binalarımızda ise komşuluk ilişkileri ise büyük önem taşıyor. Bununla birlikte toplumda ortak yaşanılan yerlerde uyulması gereken bazı kurallar bulunmaktadır.
Yaş olarak büyüklerimizin eskiden yaşadıkları komşuluk ilişkilerini ve yardımlaşma konusunu mutlaka duymuşuzdur. Komşuluk ilişkileri, küçük yerleşim birimlerinde, büyük yerleşim yerlerine nazaran daha sağlam bir dayanışma içerisindedir. Küçük yerlerde görülen bu dayanışma ve yardımlaşmayı büyük şehirlerde görmek pek mümkün olamayabiliyor. Bazı yerlerde gerçek komşuluğun yerini sözde komşuluğun almaya başladığını görebiliyoruz. İnsanların aynı binada her gün karşılaştığı komşusuna en azından selam vermesi, toplu olarak yaşanılan yerlerdeki yaşamın bir gereğidir. Aynı apartmanda oturup ta birbirini tanımayan, konuşmayan, hatta selamlaşmayan birçok insana rastlamak maalesef mümkün olabiliyor.
Günümüzde apartmanda oturmanın getirdiği kurallar ve en önemlisi de saygı kurallarına uymayan kimseleri görebiliyoruz. Bunda ise komşuların birbirine karşı yapmış olduğu tutum, davranış ve apartmanda oturmanın getirdiği ortak kurallara uymamak gelebiliyor.
Günümüzde artık, aynı evde yaşayan yalnızca bir kişi değil birden fazla kişi iş hayatında çalışabiliyor. Sabah erken saatlerden akşam saatlerine kadar çalışan insanlar, bir an önce evlerine gidip dinlenmek ve günün yorgunluğunu atmak ister. Fakat bazen eve geldiğinde dinlenmek bir yana, belki de işyerinde yaşamadığı stresi, komşusunun saygısız davranışları yüzünden evde yaşamaya başlar.
Binalarda oturan insanların şikayette bulunduğu konulardan biriside gürültü kirliliği. Aynı binayı paylaşan kimselerin, belirli bir saatten sonra başkalarının rahatsız olabileceği düşüncesiyle gürültü yapmaktan kaçınması gerekmez mi? Birde komşuluk hukuku gereği başkalarını rahatsız edecek biçimde koku, toz, duman ve gürültü çıkaran etkinliklerde bulunulmaz.
Bunun başlıca sebebi ise bazı insanların yapmış olduğu davranışların, diğerlerini rahatsız edebileceğini düşünememesi ve göstermiş olduğu saygısızlıktır. Kimsenin kimseyi rahatsız etmeye hakkı olmadığı bir yerde, özellikle ortak yaşanılan yerlerde herkesin uyması gereken toplum kurallarına riayet etmesi büyük önem arz ediyor.
Komşulukta empati kurabilmek insanların özellikle daha fazla dikkat etmeleri gereken bir durum olarak karşımız çıkıyor. Komşuluk haklarına riayet etmek, komşularımızı rahatsız etmemek, apartmanlarda toplu olarak bulunulan yerlerdeki kurallara uymak, temizlik ve çevre konusunda hassas davranmak gibi dikkat edilmesi gereken şeylerde empati yapmak ortak yaşanılan yerlerdeki sorunların çözümünde büyük fayda sağlayacaktır.
Özellikle apartman sakinlerinin ortak yaşanılan yerlerde birbirlerine karşı daha duyarlı ve saygılı olup, dayanışma duygusunu güçlendirmesi gerekiyor. Aksi halde orası ortak yaşanılan bir yer olmaktan çıkıp, herkesin istediği gibi davrandığı bir yer halini alır. Unutmamak gerekir ki komşuluk dayanışmadır, yardımlaşmadır en önemlisi de birbirlerine karşı saygılı olmaktır.
Komşuluk, öncelikle binalarda oturan bireylerin birbirlerine saygı duymasıyla başlıyor. Çünkü saygının geçerli olmadığı yerde herhangi bir şeyden de bahsetmek mümkün olmuyor.
YAZARIN DİĞER YAZILARI
- Yarıyıl tatili iyi bir fırsat 19 Ocak 2025 Pazar
- Dar sokaklarda görülen sorunlar 16 Ocak 2025 Perşembe
- Toplumda öne çıkan değerler… 15 Ocak 2025 Çarşamba
- Bahane değil, duyarlılık olmalı 14 Ocak 2025 Salı
- İhtiyaçlar ve çalışmalar… 13 Ocak 2025 Pazartesi
- Ziyaretlerden notlar… 12 Ocak 2025 Pazar
- Desteklerle üretim daha da artıyor 09 Ocak 2025 Perşembe
- Kitap okumanın çok yönlü faydası 08 Ocak 2025 Çarşamba
- Sorun aynı, araçlar farklı… 07 Ocak 2025 Salı
- Kentsel dönüşüm büyük katkı sağlayacak 06 Ocak 2025 Pazartesi