Ä°yi bir dinleyici olmak
 Bir durumu anlayıp dinlemeden varılan önyargılar ise yine o kişinin başkaları hakkındaki düşüncesi için olumsuz etki yaratır.
Yaşantımızın içinde birçok şey hakkında bilip veya bilmeden yorumda bulunup, bazen ağzımızdan çıkan kelime veya sözcüklere dikkat etmediğimiz zamanlar olmuştur. Ağzımızdan dökülen kelimelerin bir daha geri dönüşü olmadığını bilerek hareket etmek ve buna göre konuşmak en doğrusudur.
Bir kimse hakkında önyargılı davranarak, tahminlere dayalı ve o konu hakkında bilmediğimiz halde söylemiş olduğumuz sözler karşımızdaki insanları kırabilir, incitip geri dönüşü olmayan hatalara sürükleyebilir. Bazı kimseler yorum yapmaya o kadar meraklıdır ki, bilmedikleri bir şey neredeyse yok gibidir. Bu şekilde davranan kimseler için yorumda bulunmak en çok sevdiği şeylerdendir.
Önemli olan o kimselerin o konu hakkında ne kadar bilgisinin olduğu değildir, onlar için önemli olan yorumda bulunmaktır. Nihayetinde söz insanın düşüncesinin dışarı vurmasıdır. Ama unutulmaması gereken bir şey vardır ki, söz söylemek çok kolaydır. Söz ağızdan bir anda çıkıverir. Bazen hiç düşünmeyiz ağzımızdan neler çıktığını. Belki sinirli bir anımızda veya heyecanlı olduğumuz bir durumda, ağzımızdan çıkan kelimeleri tartmadan çıkardığımızda olmuştur.
Bazı kimseler her konuda yorumda bulunup, adeta çokbilmişlik yaparken, o konu hakkında ne kadar bilgisinin olduğu onlar için hiçte önemli değildir. Önemli olanın yorumda bulunmak olduğunu zanneden kimseler, aslında yanıldıklarının farkında bile değildir.
Her konuda fikir beyan eden kimseler, siyasetten tutunda kültür, sanat ve futbol başta olmak üzere bilmediği konu yoktur. Bu şekilde yanlış davranışlar sergileyen kimseler bir ortama girdiğinde orada konuşulanlardan bir iki kelime duyup hemen başlar kendi bildiklerini (aslında bilmediklerini) anlatmaya. Bir Atasözü ‘az söyle çok dinle’ der. Ama günümüzde bazılarımız maalesef çok söyleyip az dinleyebiliyoruz.
Toplumda bu tür davranışlarda bulunan kimseler, bir yerde kendisini topluma kabul ettirme, kendi fikirlerinin önemsenmesi ve kendisinin saygı görmesi gibi yanlış algılar içinde bulunabilir. Önemli olan çok konuşmak değil, bildiğimiz doğruları karşımızdakine aktarabilmektir.
Bazı durumlarda karşımızdaki kimseler, bir anda ağzımızdan çıkıveren bir cümle ile kırabilir. Kalp kırmak ne kadar kolaysa, kırılan bir gönlü almanın da bir o kadar zor olduğunu hatırlamamız gerekiyor. Karşımızdaki insanlara her zaman hoşgörü ve saygıyla yaklaşmalı, çok konuşmak yerine iyi bir dinleyici olmayı bilmeliyiz.
YAZARIN DÄ°ÄžER YAZILARI
- Ulaşım çalışmaları ve araç parkları 12 Aralık 2024 Perşembe
- Nurettin Sağsöz’ü rahmetle anıyorum… 12 Aralık 2024 Perşembe
- Sahillerde çevre duyarlılığı… 10 Aralık 2024 Salı
- Davranış biçimleri ve saygı… 09 Aralık 2024 Pazartesi
- Küçük katkılar büyük fayda sağlıyor 08 Aralık 2024 Pazar
- GESOTİM’in başarılı çalışmaları… 05 Aralık 2024 Perşembe
- Çalışmalar ve sorumluluklar… 04 Aralık 2024 Çarşamba
- Geri dönüşümün çok yönlü katkısı… 03 Aralık 2024 Salı
- Duyarlılık ve farkındalık… 02 Aralık 2024 Pazartesi
- Empati yapmak önemli etken… 01 Aralık 2024 Pazar