Hoş geldin Ramazan…
On bir ayın sultanı Ramazan geldi, oruçlar tutulmaya başlandı. Öncelikle Ramazan ayının tüm İslam Alemine ve Gölcük halkına hayırlara vesile olmasını, bolluk ve bereket getirmesini diliyorum. Ramazan ayına hazırlık maksadıyla vatandaşların birçoğu, alışverişlerini yaptı. Bu ise ilçemizde hizmet veren esnaflar açısından ticari hareketlilik adına önemli bir katkı sağlamış oldu.
Ramazan ayının ilk günü gözlemleyebildiğim kadarıyla ilçemizin merkezi konumunda bulunan Amiral Sağlam Caddesi ve bağlantılı cadde ve sokaklarda, önceki günlere nazaran daha az yoğunluk görülüyordu.Yalnızca bu caddede de değil, şehir merkezine yakın olan sokaklarda da benzer görüntüler vardı. Dışarıda bulunan nüfus yoğunluğunun az olmasının nedenlerinden birisinin de havanın yağışlı olmasının da etkisinin olduğunu düşünüyorum. Son günlerde havalar bir gün güneşli diğer bir gün yağışlı oluyor. Dolayısıyla insan üzerine kalın bir giysimi yoksa mevsimlik bir giysimi giyeceğini de bilemiyor.
İlçemizde sabah ve öğle saatlerinde nüfus yoğunluğu daha az iken, akşam iftar saatine yakın ise sıcak pide alma telaşında olanlar, iftar sonrası yenilecek olan tatlılardan acaba ne kadar alsam diye düşünenler, turşuculardan çeşit çeşit turşu alan vatandaşlar da renkli görüntüler oluşturuyordu. Tabi iftar saatine yakın bir sürede yapılan alışverişler, açlığın vermiş olduğu duygu ile sanki biraz daha fazla yapılıyor gibi.
Ramazanda özellikle gıda alışverişlerinin daha fazla yapılacağı düşünüldüğünde, ilçe ekonomisine de olumlu katkı yapacaktır. Bununla beraber, Ramazanda yardımlaşma ve paylaşmanın daha öne çıkması gerektiğini düşünüyorum. İhtiyaç sahiplerine gereken yardımda bulunabilmenin, paylaşmayı toplum geneline yayabilmenin ve dayanışmanın bu ayda daha öne çıkmasını diliyorum.
Saygılı olmak…
Günümüzde en önemli kavramlardan olan hoşgörü ve anlayış sözcüğünü daha fazla önemsemeli ve ikili ilişkilerde daima göz önünde bulundurmalıyız. Bazı kimseler ise bu iki sözcüğü lügatından çıkarmış gibi hareket edebiliyor. Oysa anlayışlı davranmanın, hoşgörülü olmanın bir erdem olduğunu da unutmamak gerekiyor. Bir olay karşısında aniden tepki vermek, istenmeyen durumların oluşmasına neden olabiliyor. İşte tam da burada sihirli sözcük olan ‘saygı’ kavramı ön plana çıkıyor.
Toplumun ortak olarak kullandığı yerlerdeki gürültü seviyesi, aynı zamanda tüm vatandaşları ilgilendirmektedir. Özellikle insanların istirahat saatleri olan akşam saatlerinde veya gece, duyarsız bir kimsenin gürültü kirliliğine neden olması, tahmin ediyorum herkesin tepki göstermesine neden olacaktır. Oysa empati yaparak bakıldığında, aynı davranışlar, bu şekilde harekette bulunan kimselere yapılsa acaba ne hissederlerdi?
İnsanların karşısındakinin düşüncesine, değerlerine önem vermesi ve onun yaşam hakkına riayet etmesi olan saygı kavramı toplumda çeşitli şekillerde yorumlanır. Saygı bir yerde başkalarını rahatsız etmekten çekinme duygusudur. Aslında saygı yaşantımızın her anında karşımıza çıkmaktadır.
Saygı aynı zamanda bir kültürdür. Saygı karşımızdakini anlamak, iyi bir dinleyici olmaktır. Karşımızdaki insana saygılı davranmak bir yerde onu yüceltmektir ama saygılı davranan kişinin kendisini de küçülttüğü anlamına gelmemektedir. Saygı karşılık beklemeden gösterilen bir değerdir. İnsanların saygısını kazanmak ne kadar zor ise, kaybetmekte bir o kadar kolay olmaktadır.
YAZARIN DİĞER YAZILARI
- Doğa ve çevre duyarlılığı… 10 Ekim 2024 Perşembe
- Bilmemekten olmasa gerek… 09 Ekim 2024 Çarşamba
- Eğitim destekleri artıyor… 08 Ekim 2024 Salı
- Evsel atıklar ve geri dönüşüm… 07 Ekim 2024 Pazartesi
- Kitap Fuarı çok iyi bir fırsat… 06 Ekim 2024 Pazar
- Değişken havaların etkisi… 03 Ekim 2024 Perşembe
- Kapalı semt pazarları… 02 Ekim 2024 Çarşamba
- Su tasarrufunu elden bırakmamalı… 01 Ekim 2024 Salı
- Yaşlılarımız değerli birer hazinedir… 30 Eylül 2024 Pazartesi
- Çalışmalara verilecek katkı… 29 Eylül 2024 Pazar