Gerçek dostluklar…

Arkadaşlık da, dostlukta insanların hayatında önemli bir yer tutmaktadır. İnsanların yaşantılarında belirli bir arkadaş çevresi ve bazen kendi yakınlarına hatta ebeveynlerine dahi sırlarını söyleyemediği dostları bulunur. Özellikle genç yaştaki insanların arkadaş çevreleri ve birlikte bir şeyler paylaşmış olduğu dostları çok daha değerli bir konuma gelmiştir. Gençlerin arkadaş olduğu kişilerle ilgili olarak, anne-babalarında büyük sorumlulukları bulunmaktadır.

Hepimizin arkadaş çevresi mutlaka vardır, belkide sayıları azımsanamayacak kadar fazladır. Fakat gerçek dost bulmakta bir o kadar zordur. Hayatımızda birçok insanla tanışıp arkadaş olmuşuzdur. Ama bazılar vardır ki, bizlerde güzel izlenimler ve gerçek dostluklar bırakmıştır. Bazı insanların küçük yaşlardan gelen ve halen unutamadıkları ve devam eden dostları vardır. Uzun yıllardır devam eden arkadaşlıklar bir süre sonra yerini gerçek dostluğa bırakmıştır.

Gerçek dost yalnızca iyi günlerimizde değil, kötü günlerimizde de yanımızda olandır. Gerçek dost ayağımız takılıp düştüğümüzde, gülen değil elini uzatıp bizi yerden kaldırandır. Dostumuz bizlere şirin görünmek için yalan söyleyen değil, gerçekleri ve doğruları söyleyerek doğru yola yönelmemizi sağlayan insandır. Gerçek dostlar, herhangi bir şey olmadığında dahi arayıp soran kişilerdir. Gerçek dostluk, çıkar peşinde olanların kurmuş olduğu bir ilişki değildir.

Dostluklarda zamanın önemi yoktur. Başımız sıkıştığında zaman mefhumu gözetmeyen kişidir dostumuz. Dostluklar menfaat üzerine kurulmamalıdır. Zaten menfaat üzerine kurulan dostluklarında çokta fazla uzun sürmeyeceği aşikardır. Dostluklar birbirine kuvvetle bağlı olmalıdır. Dostlar paylaşımcı olan, dayanışma ve kaynaşmaya açık olan insanlardır. Gerçek dostlar karşısındaki kişinin hatasını ve kusurunu arayan değil, dostunun iyiliğini düşünen insandır. Gerçek dost arkadan konuşan değil, iyiyi de, kötüyü de yüzüne açık yüreklilikle söyleyen insandır.

Arkadaş veya dost gibi görünüp toplum içinde hoş karşılanmayan davranışlar sergileyen kimselerden de kesinlikle uzak durulması gerekiyor fakat kendisine kötülük yapılan kişi bunun fakında olamadığından gayet iyi niyetiyle karşısındaki kimsenin bir arkadaşı veya dostu olduğuna inanmaktadır. Söyledikleri ile yaptıkları birbirine uymayan kişiler toplum tarafından güvenilmeyen ve her zaman uzak durulmak istenen kişilerdir.

Başkalarının arkasından konuşmayı kendisine huy edinen bazı insanlar, bu huylarından kolay kolayda vazgeçmezler. Aslında bu durumun kendi aleyhlerine olduğunun farkında olmadan, bildiklerini okumaya devam ederler ki, bir süre sonra etraflarında arkadaş ve dostlarının olmadığını da göreceklerdir.

Gerçek dostluklar, yalanlar ve sahte davranışlarla kurulmaz ve devam edemez. Dostluklar sağlam zemin üzerine inşa edilmeli ve dostlarımızı iyi seçmeliyiz. İyi ve kötü günlerinde daima dostlarımızın yanında olmalı ve onlara bizler için çok değerli olduklarını her zaman hissettirebilmeliyiz. Yalnızca sözlerle değil, sergilemiş olduğumuz tutum ve yapmış olduğumuz davranışlarla, dostluğumuzu gerçek dostlarımıza gösterebilmeliyiz. Gerçek dost, bir süre görmediğimizde veya görüşmediğimizde yokluğunu hissettiğimiz kimsedir.

Yazarın tüm yazıları