Davranış biçimleri…

Davranış biçimleri…

İnsanların ortak olarak bulundukları yerlerde uyması gereken toplumun belirli başlı kuralları vardır. Uyulması gereken kuralların bazıları yasalarla belirlenirken, bazı kurallar ise toplum içinde kendiliğinden oluşan kurallardır. Toplumda yaşayan bireylerin ise yazılı ve yazısız kurallara uyma durumları vardır. Toplum içinde hoş karşılanmayan ve yadırganan davranışları sergileyen bazı kimseler ise yapmış olduğu davranışın yanlış olduğunu bilmediğini söylemeleri gibi bir savunma mekanizmaları vardır.

Yaşamları boyunca yalnızca kendi yaptıklarını doğru kabul eden kimseler, toplum içinde yaptığı davranışlarla tepki çekmeyi alışkanlık haline getirmişlerdir. Öyle ki hiçbir şeyi umursamaz, yaptıkları davranışların sonunun ne olacağını da düşünmezler veya düşünmek istemezler. Bu kimseler hayatta yaşadığı olaylardan veya karşılaştıkları durumlardan ders çıkarmadıkları gibi, aynı alışkanlıklarına da devam ederler.

Modern şehir hayatı ve nüfus yoğunluğunun artması, insanların bir arada ikamet etme zorunluluğunu ortaya çıkarıyor. Birden fazla ailenin oturmuş olduğu apartmanlarda, bir kimsenin başka bir kimseyi gürültü yaparak rahatsız etmesi, sergilemiş olduğu davranışlarla komşularının tepkisini çekmesi, bilmediğinden değil, komşuluk haklarına ve çevresine karşı göstermesi gereken saygıyı göstermediğindendir. Komşuluk aynı zamanda dayanışmadır, yardımlaşmadır en önemlisi de bireylerin birbirlerine karşı saygılı olmasıdır. 

Hatalı araç parkları konusunda hatalı davranış sergileyen kimseler, bunu bilmediğini, bilmeden aracını hatalı park ettiğini söyleme gibi ilginç bir durumları vardır. Oysa park edilmemesi gereken yerlerde uyarı işaretleri bulunmasına rağmen, çeşitli bahanelerin altına sığınabilirler. Keza aynı şey kaldırımlara araç parkları konusunda da geçerli olmaktadır. Diyelim park edilmemesi gereken yerlerdeki uyarı levhasını görmediniz, kaldırıma araç park etmenin de savunulacak bir tarafı olmadığını düşünüyorum.

Hatalı araç parkları konusunda mağduriyet yaşayanlar, engelli vatandaşlarımız oluyor. Araç sürücüsü aracını engelli rampasının önüne park eder, hatta inmiş olduğu kapısı engelli rampasına açılmaktadır. O araç sürücüsünün bunu görmemesi veya ‘bilmiyordum’ demesinin, geçerli bir sebep olmadığı kanaatindeyim. Gerek yaya kaldırımına çıkış için yapılan engelli rampalarına yapılan araç parkları, gerekse yaya kaldırımlarına konulan birtakım malzemeler yüzünden, engelli vatandaşlarımız sıkıntı ile karşı karşıya kalmaktadır. 

İlçemizde sayıları fazla olmasa da asansörlü üst geçitler bulunuyor. Yaşlı ve engelli vatandaşlar için büyük önem taşıyan asansörlerin içine atıklar atmanın bilmemekle alakası olmasa gerek. Maalesef bahsetmiş olduğum görüntülere rastlamakta mümkün oluyor. Özellikle çevre temizliği konusunda daha duyarlı olunması gerekirken, bazı kimselerin yapmış olduğu davranışlar bilmediğinden değil, umursamadığındandır.

 Günlük yaşamda birçok kimse ulaşımda toplu taşıma araçlarını kullanmaktadır. Kendinden yaşça büyük insanlar ayakta dururken koltukta oturanlar, hatta o kimselerle göz göze gelmemek için çeşitli figürler sergileyenler, bilmediğinden değil, bir gün kendisinin de yaşlanacağını aklına getirmeyenlerdir.

Toplumda yapılan hatalı davranışların bir kısmı belki bilinmeden yapılsa da, birçoğunun ise aslında bilinmediğinden değil, saygısızlıktan, çevreyi umursamadığından kaynaklandığı kanaatindeyim. Bahsetmiş olduğum gibi toplumda uyulması gereken kurallara uymanın, bireyler olarak herkesin görevi olduğunu düşünüyorum. Bu şekilde yanlış davranışlar sergileyen kimseler hala ‘bilmiyordum’ diyor aynı yanlışları tekrarlıyorsa, o halde öğrenmek için çaba göstermeliler.

Yazarın tüm yazıları